9 Mayıs 2008 Cuma

pain heals the pain

Ruh acılarını dindirmek için fiziksel zorbalıklara katlanmaya dünden razı adamlar tanıyorum.Buhranlardan kurtulmak için daha da fazla acı çekmeyi dileyen insanlar.Aşkı damarlarında en yoğun hissettiği anda aldatan kadınlar biliyorum.Ama bu ne bir kaçış ne de teslimiyet.Adının sayıklandığı anda,gözünden bir başkası için akan yaşı saklamaya çalışan kadınlar.Size acı teslim edildiği anda,susturabilmek için ruhunuzu,bedeninizi sattığınızı görüyorum.Acıyı küçümsemek ve böylece daha az acı çekmekten geçen yolda,kendinizi küçümsediğinizi,böylece değersiz birşeymişcesine görüp de kendinizi,size yapılanları unutmaya çalıştığınız doğru mu? Tüm bu saçmalıklar mutluluk verebiliyor mu beklenenler kadar? Gözünü kapattığında aklından geçen insanlar.Kitabın yaprakları hızlıca çeviriliyor gibi.Her sayfada ayrı bir portre.Ve o iğrenç sırıtışlar inandırmayı amaçlayan.Öyle kalın bir kitap ki bu,sayfalar daha da hızlı çevrilmeye başlıyor bir an önce bitmesi için.Sayfalar hızlandıkça flulaşan yüzler,o sırıtışlar...Kaçı aklınızda şimdi bu portrelerdekilerin? Unutmaya mı çalıştık yoksa unuttuk mu değersizliğinden gidenleri? Belki de yorulmuşuzdur düşlemekten.Tüm bunları düşleyen insanları biliyorum.Tek tek tanıyorum.Çünkü onları içimde yaşatıyorum.

Hiç yorum yok: